KATEGORİLER
BASINDA BİZ
TV Programları
Radyo Programları
Yazılı Basın
SİZDEN GELENLER
Konuk Defteri
Danışma Hattı
SİTEMİZE ÜYE OL
SİTEMİZİN İSTATİSTİKLERİ
Üye Sayısı : 2396
Ziyaretçi Sayısı : 35566
Online Ziyaretçi : 14
Anasayfa | Özgeçmişim | Eğitimlerim | Danışmanlık Seanslarım | Foto Galeri | İletişim

Mükemmelliyetçi Ailem Beni Bunaltıyor

Murat Ç. /İstanbul

Merhaba, konuya nasıl başlayacağımı bilemiyorum.19 yaşındayım. Tıp fakültesi 2.sınıf öğrencisiyim. Sorun anne ve babamla. İlköğretim hayatımdan beri hep çok başarılı olmam lazımdı. Dört alma hakkım bile olmadı, annemle babam böyle istedi...

Evde her şeyin katı kuralları vardı. Bunlara uymama lüksüm hiç olmadı. Eve 10 dakika geç gelmem bile büyük sorun oldu. Kardeşim yok, keşke olsaydı, belki böyle olmazdı. Annem öğretmen, lise 2 ve lise 3te matematik derslerime O girdi. Her şey o kadar kötüydü ki Hiç arkadaşım yoktu. Sınıfta arkadaşlarımın içinde beni küçük düşürür, azarlardı. O'nu affedemiyorum. Bunları unutamıyorum. Bazı zamanlar nefret duyuyorum.

Okulda olanlar eve de taşınırdı. Ama arkadaşlarıma çok iyi davranırdı. Bir soruya parmak kaldırmama hakkım yoktu. Zorluklar içinde liseyi bitirdim. Ben bir şey yapmazdım. Yaptıklarına bir mana veremezdim. Bunları taraf tutuyor, oğlunu kayırıyor demesinler diye yaparmış. Şimdi farklı şehirlerdeyiz. Onlardan uzakta kalabilmek için tercihimi değiştirdim, onlar yine değişmedi. Öğrenci numaramı aldılar ve internetten sisteme girip notlarıma bakıyorlar. Artık üniversite öğrencisi olduğumu, bunun bende baskı yarattığını anlatsam da bir şey değişmiyor. Geçen yaz sindirim ve metabolizma ders kurulundan bütünlemeye girdim ve geçtim ama çok zor günler geçirdim. Bana, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi davrandılar. Geçen yazı zehir ettiler. Durumu çok sevdiğim aile dostumuz olan lise hocama anlattım,

Onlarla konuştu. Bir değişiklik olmadı. Bu sene de kaldığım bir ders var, kalp ve damar sistemi. Ne yapacağımı şaşırdım.Yine bütün yaz zehir olacak gibi. Onlarla telefonda konuşmak bile istemiyorum. Her sözleri bende baskı yaratıyor ve beni strese sokuyor. Burada çoğu arkadaşım kurullardan geçmeye çalışırken ben BB, BA düşürme derdindeyim. Derslerimin zorluğunu anlamıyorlar. Yanlış bende mi onlarda mı? Onlara ne söylemeliyim?

Saygılarla...

Merhaba Murat Bey. Durumunuz gerçekten çok zor, çünkü anne babanızın hayallerini, ideallerini gerçekleştirme görevi size yüklenmiş. Siz onların "proje"sisiniz. Sizin başarılı olmanız, onların başarılı olması demek. Sizinle gurur duyabilmeleri için, sizi hep "en iyisi" olmaya zorlamışlar. Maalesef bu da insanın ruhunda çok ciddi bir tahribat yapar. Yıpranmanızın çok haklı bir sebebi var. Tıp fakültesini hem kazanmak zordur, hem de söylediğiniz gibi dersleri ağırdır ve bazen günde 7-8 saat çalışmak gerekebilir. Ebeveyniniz bunu anlamıyor, çünkü sizin hep 1 numara olmanız gerektiğine inanmışlar. Bu hem zor, hem de insanın üstünde çok ağır bir baskıdır. Hayat boyu her zaman her yerde 1 numara olmayız, bunu kabullenmek de kişiyi rahatlatır. Ancak siz bunu kabullenseniz bile anne babanız kabullenmeyecek gibi görünüyor.

Aşırı mükemmeliyetrçi olmak, iyi bir şeymiş gibi sunulsa da aslında bir kişilik kusurudur. Bazı durumlarda Obsesif Kompulsif kişilik bozukluğuna kadar uzanır. Onların bunu aşması, tedavi görmeleriyle mümkün olabilirdi, ancak onlar bu durumdan rahatsız değiller, olsa olsa yeterince (!) mükemmel olmadığınız için sizi suçlayacaklar. Siz onlara ne söyleseniz bunu "tembellik etmek istediğinize" ya da "kaytarmak istediğinize" yoracaklar. Onlardan harçlık aldığınız sürece maalesef reel olarak size daha çok karışacaklar ve üzerinizde baskı kurmaya devam edecekler.

Ergenlik çağının bitmesi fiziksel olarak 21 yaş civarında olur ama kültürel olarak ergenliğin bitmesi yani ebeveynimizin ve toplumun bizi artık yetişkin gibi algılaması için "aileden bağımsız bir gelir ve/veya bağımsız bir hane" sahibi olmak gerekir. Bunlar gerçekleştiği zaman size eskisi kadar müdahale edemeyeceklerdir, etmeye kalksalar bile siz de artık bir yetişkin olduğunuzdan "kusura bakmayın, ben böyle istiyorum, böyle yaşayacağım" deme hakkına sahip olacaksınız. Tek çocuk olmanız gerçekten bu aile tipinde dezavantaja dönüşmüş. Bir kaç kardeşiniz olsa muhtemelen aileniz onların üstünde de baskı kuracak ve en iyisini bekleyeceklerdi. Uyguladıkları duygusal şiddet de çocuklarca paylaşılacağından hasar daha az olabilirdi. Ancak tek olduğunuzda maddi manevi bütün "yatırım"larını size yaptıklarından dolayı sizden aşırı beklenti içine giriyorlar ve siz onları mesela BB alarak "hayal kırıklığına" uğrattığınızda (!) daha kolay duygu sömürüsü yapabileceklerdir. "Senin için ne fedakarlıklar yaptık" vs. vs

Açıkçası anne babanızla sizin ya da bir tanıdığın konuşmasını önermek isterdim ama dinleyeceklerini zannetmiyorum. Bildiklerini okuyacaklardır. Ancak belki bir uzmanın görüşünü dinleyebilirler. Ama kafalarındakinin aksine bir şey söylediği zaman uzmana bile çekinceli ve tepkili yaklaşabilirler, direnç gösterebilirler. Yine de başka yolu yok. Denemeye değer Siz kendi paranızı kazanmaya başladığınızda ve yaşamınızı kurduğunuzda biraz daha rahat edebilirsiniz. Bununla beraber terapi görmenizi tavsiye ederim. Çünkü yıllardır yaşadığınız baskının ve psikolojik şiddetin etkileri görünenden çok daha derindir. Evinizi ayırsanız hatta -Allah gecinden versin- anne babanızı kaybetseniz bile, bu olanlar içinize yerleştiği ve kişiliğinizi şekillendirdiği için etkisi sürecek, siz ömür boyu kendinize istemeden de olsa onların gözüyle bakacaksınız ve yetersizlik duyguları yaşayacaksınız. O yüzden terapi almanız çok çok iyi olur.

Şu an için onlara duygularınızı anlatacağınız bir mektup yazabilirsiniz, yaşadığınız incinmeyi, hissettiğiniz baskının sizi nasıl zorladığını anlatabilirsiniz. Niyetleri iyi de olsa yaptıkları yanlış, maalesef bunu anlamaları zor oluyor, onlara göre sorun yok, sorun sizin yeterince sıkı çalışmamanız (!)

Bu tarz ebeveynler ancak siz bu yükün altında ezilip bir sinir krizi geçirdiğinizde ya da başka bir patlama davranışı sergilediğinizde panik yapar ve bir süre için rahat bırakırlar. Ama bunların olmasını da istemeyiz.

Mümkünse bir terapistle görüşün, terapist durumunuzu dinleyince mutlaka anne babanızı görmek isteyecektir ve onlara gerekenleri söyleyecektir.

Dilerim etkilenirler ve bu mükemmeliyetçilik ve çocuk üstünden ego tatmini eğilimlerini kontrol altına almayı denerler. Kendinizi bırakmayın lütfen. Kısa bir süre sonra maddi açıdan bağımsız olacaksınız ve bu kaderi aşacaksınız. Çoğumuz ideal ailelerde büyümedik ve ciddi sıkıntılar yaşadık. Ancak bir süre sonra yetişkin olduğumuzda bunları aşma fırsatı yakalıyoruz.

Geçmişimizin üstümüzdeki acı veren izlerini silkeleyerek kendimizi yeniden inşa etmek gibi bir şey bu... Kendini yeniden dünyaya getirmek böyle bir şey olsa gerek. Yeniden doğmak zor olsa da güzel. İyi haberlerinizi de bekliyorum. Sevgiler...

Rukiye KARAKÖSE

 Tüm hakları saklıdır.