KATEGORİLER
BASINDA BİZ
TV Programları
Radyo Programları
Yazılı Basın
SİZDEN GELENLER
Konuk Defteri
Danışma Hattı
SİTEMİZE ÜYE OL
SİTEMİZİN İSTATİSTİKLERİ
Üye Sayısı : 2396
Ziyaretçi Sayısı : 35566
Online Ziyaretçi : 13
Anasayfa | Özgeçmişim | Eğitimlerim | Danışmanlık Seanslarım | Foto Galeri | İletişim

Oğluma Söz Geçiremiyorum!

S.H./İstanbul

Selamlar, geçen yıldan beri yazılarınızı okuyorum. Bir kere de seminerinize katılmak kısmet oldu. Çok istifade ediyoruz, Allah razı olsun. Ben 38 yaşında, üç çocuk annesi bir bayanım. 14 yaşında ikiz kızlarım var. Onlar ergenlik çağındalar ama ikisi de sakin tabiatlı çocuklar. Onları pek ciddi sorunlar yaşamadan büyüttüm sayılır. Asıl size danışmak istediğim konu ise oğlumla alakalı.

Oğlum altı yaşında, kısmetse önümüzdeki yıl okula gidecek. Aslında bu yıl gitmesi gerekiyordu ama hem biraz narin yapılı ezilir diye düşündük hem de çok bebeksi, okula gitmeye hazır değil gibi. Bizim onunla sorunumuz ise şu: her şeyi ağlayarak yaptırmaya çalışıyor. İstediği şey olmayınca kıyametler kopuyor. Kaç defa dışarıda, markette ağlayarak bana istediğini zorla aldırdı. Bazen direneyim diyorum ama insanların içinde ağlayıp tepinen bir çocukla kalakalınca mahcup oluyorum ve direncim kırılıyor. Evin yönetimi sanki bizde değil onda. Üstünde disiplin kuramadık.

Biz ailece sakin yapılı insanlarız. Çocuklarımızı nerdeyse hiç dövmeden büyüttük sayılır. Sevgimizi de fazlasıyla verdik. İki kızım doğduğunda tecrübesizdim, ikiz olduklarından bakımlarında çok zorlandım. İşten güçten onları sevmeye bile fırsat bulamıyordum. Anneliğin ve çocuk sevgisinin ne olduğunu tam olarak şimdi anlıyorum diyebilirim. Babası da aynı şekilde sevgisini gösterir, çocuğuna hayır diyemez. Nerdeyse bir oda dolusu oyuncağı var, yine de bir şey görüp istediğinde alır getirir. Nerde yanlış yaptık bilmiyorum. Biraz şımarttık galiba, özellikle anneanne ve babaanneyle yakın oturuyoruz ve onlar da el üstünde tutuyorlar. Biraz da galiba oğlan olduğu için iltimaslı davranıyorlar.

Çocuğumun bu durumu davranış bozukluğu mudur? Onu bu ağlayarak istediğini yaptırma huyundan nasıl vazgeçirebiliriz? Üzerinde otorite kurmamız nasıl mümkün olur? Teşekkür eder, çalışmalarınızda kolaylıklar ve başarılar dilerim.

Değerli okuyucumuz, bahsettiğiniz sorun oldukça yaygın olarak karşımıza çıkan bir tablodur. Önce şu noktaya açıklık getirmeliyiz; Çocuklarımızın her biri ayrı mizaç özelliklerine sahip olarak doğarlar. Ana-babalar olarak her birine aynı eğitimi versek dahi onlar birbirinden farklı olduklarından ayrı ayrı karakter yapılarına sahip olurlar.

Kaldı ki biz aynı şekilde davrandığımızı zannederken de aslında farkında olmadan her birine farklı davranırız. Şöyle ki, ana-babanın çocuğa muamelesini biraz da çocuğun özellikleri şekillendirir. Sakin, uyumlu bir bebeğe gösterdiğimiz tavırla, hırçın, yaygaracı bir bebeğe gösterdiğimiz tavır değişiktir. Hatta çocuk gürbüz olduğunda daha fazla inisiyatif alarak özgüvenli yetişirken; cılız çocuklar, hasta olur korkusuyla aşırı üstüne düşülerek bağımlı hale getirilir. Yani aynı ana-babanın çocuklarının huyları değişik değişik olabilir. Nerde yanlış yaptık? sorusunun cevabını aslında siz vermişsiniz. Biraz uzun (8 yıl) aradan sonra doğan bir oğlan çocuğu, onu şımartan bir ebeveyn ve anneanne- babaanne üçgeni Babasının hayır diyemiyor oluşu da bu durumu destekleyince veledşahi aile dediğimiz model ortaya çıkıyor. Otorite kurulamıyor, disiplin sağlanamıyor.

Disiplinin sağlanabilmesi ve çocuğunuzun bir şeyleri ağlamadan istesi için bir takım tavsiyelerimiz olacak:

* Çocuğunuzun yaşına ve kişiliğine uygun olarak bazı kurallar tespit edin ve bu konuda kesin ve tereddütsüz biçimde onu uyarın.

*Evde ve çocuğun üzerinde otorite sahibi olan büyüklerin arasında tutarlılık olmalıdır. Birinizin evet dediği şeye diğeri hayır demesin.

*Kararlı olun. Bir konuda "hayır" dediyseniz ve haklı gerekçeniz varsa, bunda istikrarlı olun. Çocuğunuz ağlayıp sızladı diye ya da öfke nöbeti geçirdi diye istediği şeyi yaparsanız, ona "bu yöntemle istediğini elde edersin" mesajı vermiş olursunuz.

*Tutarlılık zaman içinde de süreklilik taşıması gereken bir kavramdır. Bugün moraliniz iyiyken izin verdiğiniz bir şeye yarın sinirliyken "hayır" derseniz bu da etkili olmaz.

*Çocuklar arasında adil olun ki sözünüz güvenilir ve dinlenir olsun.

*Yaşına uygun, yaptığı yanlışın niteliğine ve büyüklüğüne uygun mahrumiyet cezaları verin (mesela, o akşam çizgi film izletmeme), davranışının sonuçlarıyla ilgili önceden bilgi verin ve alabileceği cezadan haberdar edin.

*Bu yöntemlere rağmen başa çıkamıyorsanız uzman yardımı alın.

Rukiye KARAKÖSE

 Tüm hakları saklıdır.