Tarihin
çözülemeyen en eski meselelerindendir aşk. Kime, ne zaman, neden aşık oluruz?
Aşkın ömrü ne kadardır? Herkes aynı biçimde mi aşık olur yoksa aşklar da
insanlar gibi farklı farklı mıdır? Eski Yunanlılar da aşkın türleri üzerine oldukça
kafa yormuşlardır. Aşkın çeşitli evrelerini incelerken de bu literatürden
yararlanabiliriz. Bakalım sizin aşkınız hangisi?
1. Eros
Hani Eros okunu atıverir ve insanın gözü bir
anda sevgiliden başkasını görmez olur. Tam da ilk görüşte vuruldum denen
duruma benzer. Kavram olarak Eros, çok özel bir eşe duyulan tutkulu, cinsel,
erotik, eğlenceli ve yüksek enerjili bir aşktır. Muhtemelen Eros, şehvet ve
romantizmin bir kombinasyonudur. Buna "tutkulu romantik tarz" da
diyebiliriz. Böyle sevenler karşı cins ile ilişkilerinde denge ve uyum ararlar.
İyi huylu gözüken bu insanın tutumu, eşini mutlu etmeye yöneliktir. İlişkilerde benimsediği yöntem konuşkan olmak
ve eşi ile entelektüel bir düzeyde iletişim kurmaktır. Taraflar arasında
çıkabilecek sorunları bütün yönleri ile tartışıp sonuç almaya çabalayacaktır.
Sevgi devam ettiği sürece eşine bağlı,
ince düşünceli, nazik ve saygılıdır. Fakat eşi romantik jestlerine karşılık
veremezse kaprisli, hüsrana uğramış ve canı sıkkın birisi olabilir. Kapın her çalındıkça, O mudur?
diyeceksin. Beni kaybettin artık, sen çok bekleyeceksin sözlerine sahip
şarkı büyük ihtimalle bu tarz bir aşkın yarattığı hayal kırıklığının
ifadesidir.
2. Mania/Çılgın Aşk
Saplantılı,
kıskanç, mantıksız, sahiplenici ve bağımlı aşktır. Ya benimsin, ya toprağın, Kan tükürsün adını candan anan dudaklar,
sana benim gözümle bakan gözler kör olsun yaklaşımı manik aşka örnek
verilebilir.
Eski Yunan
dilinden alınan "Mania" tipi aşka, "deli gibi aşk" adını
verebiliriz. Sevdiğine her şeyi ile sahip olmak isteyen sahiplenici bir sevgi
türüdür. Aşkın çeşitleri içinde en tutkulu olan ve en yoğun duygular
taşıyanıdır. Böyle birisi çılgın aşık
olur. Gizlilik, karışıklık ve duygusal incinmeleri kapsayan ilişkisinde
şiddetli arzular duyar. İlişkiye başlarken karmaşık ve dalgalı duygular
içindedir.
3. Ludus/Oyuncu Aşk
Latince oyun
anlamına gelir. Şakacı, uçarı, bağlantısız ve sorumsuz aşktır. Bu aşıklar aynı
zamanda birden fazla kişiyi sevebilirler. Onlar için aşk bir tiyatro, bir sanat
biçimidir. Bu tür, eğlencenin eşlik ettiği yumuşak bir şehvet versiyonu
gibidir. Her çiçekten bal alırsın, her
gördüğünle kalırsın, sen kendini ne sanırsın? Belki bir gün uslanırsın, gönül
şarkısında anlatılan, muhtemelen oyuncu bir aşıktır.
Aşkın bu türünü yaşayan kişi karşı cinsle ilişkilerinde içinde romantizm
bulunan serüvenler arayacaktır. Heyecan ve tat sunan ilişkileri
benimseyecektir. Böyle bir tarzı hayalinizde canlandırmak için Don Juan'ı
düşünün. Kısacık sürelerle çok derinden seven, heyecan duyan ama gönlünü başka
birine kolayca kaptıran kişiliktir.
Aşırı bir romantik ve yüksek düzeyde idealisttir. Ardı ardına sıralanan
ve bitmeyecek gibi gözüken romantik ilişkilere yönelecek ve bunlarda, aramakta
olduğu ideal prens veya prensesi bulduğuna inanacaktır. Bulacağı eşi
idealine uyacak tarzda birisi çıkmayınca, bu durumu kabullenip katlanmak yerine
yoluna başkası ile devam etmeyi deneyecektir. Bu insan muhtemelen tek eşle
yetinen birisi olmayacaktır.
4. Storge/Doğal Sevecenlik
"Doğal Sevecenlik" adını verebiliriz. Bir bağlılık biçimidir. Bu
insanın dış görünüşündeki içtenlik ve sıcak samimiyet başka insanları kendine
çekmeye ve hayran bırakmaya neden olur. Karşı cins tarafından ilgi görür ve
pohpohlanır. Hayranları ona hak ettiği karşılığı vermekte zorlanmazlar.
Böyle olan kişi bir
ilişkiye öncelikle evlilik amacı ile değil fakat romantizm için girebilir.
Sevgisini fiziksel sevecenlik ve duygusal destekle gösterir. Karşı cins ile
ilişkiye girdiği zaman partnerine güçlü ve derinden bağlanan birisidir.
Yaşamını ender olarak yalnız ve eşsiz olarak geçirir.
Tüm benliği ile ve
tamamen aşık olsa ve söz vermek durumunda kalsa bile çevresindeki hayranlarını
göremezlik edemeyecektir. Bu arada başkalarına flörtöz davranması eşini
sevmediğini ve ona ihtiyacı kalmadığını göstermez.
Kendini başkaları tarafından daima beğenilen, sevilen ve takdir edilen
birisi olarak hissetmek doğasının gereğidir. Onaylanma, beğenilme ihtiyacı çok
baskındır. Ama unutulmaması gerekir ki insanlar bu tarz birine her zaman
hoşgörü ile bakamazlar. Bu durumda kıskançlık yüzünden zor durumlar
yaşanabilir. Bir Suat Sayın bestesinde denir ki: Ne olur kimseye bakma, Gizli sırlarımı sakla, beni hasretle kucakla,
Başka bir şey istemem. Sevilenin başkalarına olan ilgisinin tam olarak
kesilmemesi karşı tarafı fazlasıyla üzecektir.
5. Pragma/Mantıklı Faydalı Aşk
Pragma iş gören, pratik gibi anlamlara gelir. Mantıklı bir aşk düzeyini
gösterir. Uyuşma ve sağduyuyu temel alır. Pragmatik aşığın ilişkilerinde en
azından başlangıç safhalarında tedbirli, soğukkanlı ve çekingen bir durum göze
çarpar. Karşı cinse olan ilgisini mesafeli olarak ortaya koyar. Zaman geçip
karşılıklı sevgi geliştikçe aradaki mesafe bir dereceye kadar azalır ama
tamamen ortadan kalkacağı söylenemez.
Bu insanın yakın ve
özel ilişkilerinde bile duyguları heyecan uyandıran ihtiyaçları konusunda
nadiren konuşacak ve zaman zaman kendisi bile bundan habersizmiş gibi
davranacaktır. Bu tarzdaki insan partnerine karşı olan hislerini saklı tutacak
ve açıklamaktan kaçınacaktır. Bu davranış romantik ilişkilerde başlı başına bir
sorun olabilir. İlişkide kaygılandığı ve önem verdiği ilk önemli nokta sosyal
mevkidir. Bu nedenle derin ve tutkulu bir aşk yerine kendi sosyal mevkisine
destek olacak ve bir oranda katkı sağlayacak eş arayacaktır. Maddi durumu iyi
olan, entelektüel veya işinde ün yapmış, başarılı ve iyi bir aileden gelen bir
aday bu insanı çekecektir.
Pragmatik aşıklar aşırı fedakarlık ya
da girişimde bulunmazlar. Bu yönüyle pragmatik aşka bildiğimiz anlamda aşk
demek zordur. Onlar için ilişkinin özü, arkadaşlıktır.
6. Agape/Cömert ve Şefkatli Aşk
Agape tarzı aşk
yönelimine "cömert ve şefkatli" aşk biçimi diyebiliriz. Böyle yapıda
olan insanlar karşı cins ile özel ilişkilerinde hassas, sevecen ve kendini feda
eden bir doğa gösterirler. Ayrıca, bir eş olarak da son derece sadık birisidir.
Nazik, bencil olmayan, sorumluluk sahibi, özverili ve ruhsal bir aşktır. Bu
aşıklar hislerini tutku olarak değil de yüce bir misyon gibi kabul ederler.
Aslında tam olarak peşinde olduğu şey ebediyen sürecek yüce ve ruhsal bir
birleşmedir. İlişkilerinde beklentisi yüksek düzeydedir. Ama, bunlar çoğunlukla
saf ve temiz fanteziler, romantik edebiyattan ve filmlerden etkilenen hayaller
şeklindedir.
Eğer, sahip olduğu
eş ideal olandan daha az özelliklere sahip birisi çıkarsa, bu insana hayalinde
yaşattığı imajı yerleştirip fantezi dünyasında yaşamaya devam edecektir. Böyle olan birisi her çeşit insan ile
mantıksal bir beraberlik kurabilir. Yakınlarında hazır bulunan, tanıdığı ve
sevilmeye gerek duyan birisi ile ilişkiye başlayabilir. Aşkın sakinleştirici,
yatıştırıcı ve iyileştirici etkisinden zevk alacaktır. Aşkını, partnerinin
istenmek ve sevilmek ihtiyaçlarını karşılamaya adayacaktır. Onun için aşkın
gücü sihir gibidir. Barış ve içsel huzur vererek umutsuzluğa düşmenin
getireceği acıları yok eder.
İnsanlar gibi aşkı yaşama biçimleri de çeşit
çeşit Peki sizinki hangisi?
Rukiye KARAKÖSE |